Adana Demirspor'un başarısı veya başarısızlığı gündem olmaya devam ediyor. Onbinlerce taraftarı ise yerli yersiz yorum ve telaşelerden bıkmış usanmış durumda. Çünkü taraftar bu takımın en çok kötü gününü gördü, en dipleri yaşadı. Kapanma noktalarından buraya getirdi takımını, dişinden tırnağından arttırdığı paralarla geçti stadyuma maç ayırt etmeden...
Hz. Mevlana ne güzel demiş değil mi?... Bize değil onlara demiş, hani şu acele telaşelere, takıma çomak sokmaya çalışanlara... Bize değil bize...Onlara onlara... Onları onlaştırmakta bize yani taraftarlara düşüyor. Onların söylediklerini duymayarak, duysakta iletmeyerek, pasifize olana dek onların bilinen malum tuzaklarına düşmeyerek tribün haricinde de mücadeleye devam etmemiz gerekiyor.
Oğuz Dağlaroğlu' ndan bahsetmek istiyorum... Hani şu geçen haftadan bu yana kendini bilmezlerin laf sokmaya çalıştığı kaptanımız... Sahanın en tecrübeli oyuncusu abisi... İyi kaleci kötü gol yer ilkesinide bir kenara bırakarak, 3 serbest vuruştan gol yemesi acı bir handikap ancak müsabaka içerisinde oyuna müdahaleleri yerinde bir oyuncu ve ne yazık ki kurtardıkları değil, yediklerinin konuşulduğu bir spor kamuoyunda yaşıyoruz. Burada Oğuz'u tek noktada eleştirebilirim, o da oyundan çıkarken forma ve pazu bandını sahaya fırlatması kutsal formamıza büyük bir hakaretti. Bunun bir açıklamasının ve akabinde bir özürü olması gerektiğini düşünüyorum. Zira biz kendimizi o forma içerinde hayal kurarken uyuya kalmış çocuklardık. Büyüdük... Hala o formanın içinde uyuyoruz, değişmedik...
O dakikada durum 2-2 idi ve uzatmalar oynanırken, kırmızı karta ve hakeme kızarak 15 saniye içerisinde oyun sahasını terk etmesi pek alışagelmiş bir hareket değildi. Sonuçta 3 oyuncu değişiklik hakkımız bitmiş ve Mojsov kaleye geçecekti. Yere fırlattığın kazağı ona giydirebilir, kaptanlık pazu bandını da 2. kaptanımıza giydirebilirdin. Bu esnada geçecek her saniye bizim lehimize olacaktı ancak sen kızarak , acele etmene anlam veremedim... Kalitene, profesyonelliğine , kaptanlığına yakışmadı Oğuz... Bil istedim... Lig uzun ve sana güvenim zerre eksilmedi.
Müsabaka hakemine diyecek birşey yok, bugün hangi müsabakaya bakarsam bakayım inanılmaz hakem hataları göze çarpıyor. Bilinçli veya bilinçsiz takımların emekleri sahada gasp edildiğine şahit oluyorum. Şampiyonluk türküsü ağlanarak söylenmez. Güle oynaya, halaya dura dura söyleyeceksek söyleyelim o türküyü. Hakem 1 golümüzü yediyse 2 tane daha atalım... Bunu atacak ruhu yansıtalım sahaya gerisi zaten gelir...
EŞELEMEK İSTEMİYORUM AMA!
Adana Demirspor puan kaybediyor. Hatta kazanacağı puanları teslim ediyor gibi ama ortada bir başarısızlık var demek çok büyük alçaklık olur. Çokta eşelemek istemiyorum, ligin başındayız. Ama durun yahu eşeliyelim hadi.. 20 transfer yapılmış, sıfırdan kurulmuş bir takımdan bahsediyoruz. Ligin en iyi teknik direktörünün elindeyiz. İyi durumdayız dostlar... İyiyiz.. Hatta bu ligde yılın en iyi girişini yaptığımız geçtiğimiz sezondan bile iyi durumdayız. İlk kez liderlik koltuğuna da bu sezon oturduğumuzu da hatırlatmak istiyorum. Hadi bunu lafla geçiştirmeyelim ve ufak bir istatistikle net bir şekilde açıklayayım.
PTT 1.ligine çıktığımızdan beri oynanan ilk 6 haftaya baktığımızda Adana Demirspor'umuzun geldiği nokta;
2012-2013 Sezonu:
1 galibiyet, 3 mağlubiyet, 2 beraberlikle 8 gol atıp 13 gol yemiştik ve 5 puan toplayıp 15. sıradaydık.
2013-2014 Sezonu :
2 galibiyet, 2 mağlubiyet, 2 beraberlikte 12 gol atıp 10 gol yemiştik ve 8 puan toplayıp 8. sıradaydık.
2014-2015 Sezonu :
3 galibiyet, 2 mağlubiyet , 1 beraberlikle 10 gol atıp 6 gol yemiştik ve 10 puan toplayıp 6. sıradaydık.
2015-2016 Sezonu:
3 galibiyet, 1 mağlubiyet , 2 beraberlikle 13 gol atıp 8 gol yedik ve 11 puan toplayıp 4. sırada tamamladık.
Hal bu durumdayken, bangır bangır bağırıp, sövüp saymaya , çomak sokmaya gerek var mı? Önümüzde çok önemli bir 3 hafta duruyor. Önce sahamızda geçtiğimiz sezonun süper lig takımı , diri ve pek çok özelliği bünyesinde barındıran Kardemir Karabükspor ile oynayacağız. Ardından yine geçen sezonun Süper ligden düşen Elazığspor deplasmanına gideceğiz. diğer haftayı söyleyemeye gerek bile duymuyorum ama bilmeyenler için hatırlatayım. Adana Derbisi olacak. Önümüzde ki 3 hafta çok önemli, kritik ve bu ligdeki konumumuzu etkileyecek haftalardan...
Tüm Adana Demirspor'luların yatıp kalkıp 3 haftayı paket olarak düşünmesi gerekiyor. Futbolcu kardeşlerimizin yaşantılarına dikkaat etmesi, teknik ekibin daha fazla eğilmesi gerekiyor. Adana Demirspor'lu tüm yöneticilerin ise futbolcularımızı yalnız hissetmemeleri için hayatın "Pause" tuşuna basıp idman kaçırmaması gerekiyor.
Bize taraftarlara düşen ise Adana Demirspor hakkında yazılıp çizilen olumsuz havayı dağıtmak kalıyor.
Saygılarımla;
Doğan Ergezer
Ey tez canlı, aceleci, ham kişi! Bir dama bile basamak basamak bir merdivenle çıkılır. Hz. Mevlana
Hz. Mevlana ne güzel demiş değil mi?... Bize değil onlara demiş, hani şu acele telaşelere, takıma çomak sokmaya çalışanlara... Bize değil bize...Onlara onlara... Onları onlaştırmakta bize yani taraftarlara düşüyor. Onların söylediklerini duymayarak, duysakta iletmeyerek, pasifize olana dek onların bilinen malum tuzaklarına düşmeyerek tribün haricinde de mücadeleye devam etmemiz gerekiyor.
Oğuz Dağlaroğlu' ndan bahsetmek istiyorum... Hani şu geçen haftadan bu yana kendini bilmezlerin laf sokmaya çalıştığı kaptanımız... Sahanın en tecrübeli oyuncusu abisi... İyi kaleci kötü gol yer ilkesinide bir kenara bırakarak, 3 serbest vuruştan gol yemesi acı bir handikap ancak müsabaka içerisinde oyuna müdahaleleri yerinde bir oyuncu ve ne yazık ki kurtardıkları değil, yediklerinin konuşulduğu bir spor kamuoyunda yaşıyoruz. Burada Oğuz'u tek noktada eleştirebilirim, o da oyundan çıkarken forma ve pazu bandını sahaya fırlatması kutsal formamıza büyük bir hakaretti. Bunun bir açıklamasının ve akabinde bir özürü olması gerektiğini düşünüyorum. Zira biz kendimizi o forma içerinde hayal kurarken uyuya kalmış çocuklardık. Büyüdük... Hala o formanın içinde uyuyoruz, değişmedik...
O dakikada durum 2-2 idi ve uzatmalar oynanırken, kırmızı karta ve hakeme kızarak 15 saniye içerisinde oyun sahasını terk etmesi pek alışagelmiş bir hareket değildi. Sonuçta 3 oyuncu değişiklik hakkımız bitmiş ve Mojsov kaleye geçecekti. Yere fırlattığın kazağı ona giydirebilir, kaptanlık pazu bandını da 2. kaptanımıza giydirebilirdin. Bu esnada geçecek her saniye bizim lehimize olacaktı ancak sen kızarak , acele etmene anlam veremedim... Kalitene, profesyonelliğine , kaptanlığına yakışmadı Oğuz... Bil istedim... Lig uzun ve sana güvenim zerre eksilmedi.
Müsabaka hakemine diyecek birşey yok, bugün hangi müsabakaya bakarsam bakayım inanılmaz hakem hataları göze çarpıyor. Bilinçli veya bilinçsiz takımların emekleri sahada gasp edildiğine şahit oluyorum. Şampiyonluk türküsü ağlanarak söylenmez. Güle oynaya, halaya dura dura söyleyeceksek söyleyelim o türküyü. Hakem 1 golümüzü yediyse 2 tane daha atalım... Bunu atacak ruhu yansıtalım sahaya gerisi zaten gelir...
EŞELEMEK İSTEMİYORUM AMA!
Adana Demirspor puan kaybediyor. Hatta kazanacağı puanları teslim ediyor gibi ama ortada bir başarısızlık var demek çok büyük alçaklık olur. Çokta eşelemek istemiyorum, ligin başındayız. Ama durun yahu eşeliyelim hadi.. 20 transfer yapılmış, sıfırdan kurulmuş bir takımdan bahsediyoruz. Ligin en iyi teknik direktörünün elindeyiz. İyi durumdayız dostlar... İyiyiz.. Hatta bu ligde yılın en iyi girişini yaptığımız geçtiğimiz sezondan bile iyi durumdayız. İlk kez liderlik koltuğuna da bu sezon oturduğumuzu da hatırlatmak istiyorum. Hadi bunu lafla geçiştirmeyelim ve ufak bir istatistikle net bir şekilde açıklayayım.
PTT 1.ligine çıktığımızdan beri oynanan ilk 6 haftaya baktığımızda Adana Demirspor'umuzun geldiği nokta;
2012-2013 Sezonu:
1 galibiyet, 3 mağlubiyet, 2 beraberlikle 8 gol atıp 13 gol yemiştik ve 5 puan toplayıp 15. sıradaydık.
2013-2014 Sezonu :
2 galibiyet, 2 mağlubiyet, 2 beraberlikte 12 gol atıp 10 gol yemiştik ve 8 puan toplayıp 8. sıradaydık.
2014-2015 Sezonu :
3 galibiyet, 2 mağlubiyet , 1 beraberlikle 10 gol atıp 6 gol yemiştik ve 10 puan toplayıp 6. sıradaydık.
2015-2016 Sezonu:
3 galibiyet, 1 mağlubiyet , 2 beraberlikle 13 gol atıp 8 gol yedik ve 11 puan toplayıp 4. sırada tamamladık.
Hal bu durumdayken, bangır bangır bağırıp, sövüp saymaya , çomak sokmaya gerek var mı? Önümüzde çok önemli bir 3 hafta duruyor. Önce sahamızda geçtiğimiz sezonun süper lig takımı , diri ve pek çok özelliği bünyesinde barındıran Kardemir Karabükspor ile oynayacağız. Ardından yine geçen sezonun Süper ligden düşen Elazığspor deplasmanına gideceğiz. diğer haftayı söyleyemeye gerek bile duymuyorum ama bilmeyenler için hatırlatayım. Adana Derbisi olacak. Önümüzde ki 3 hafta çok önemli, kritik ve bu ligdeki konumumuzu etkileyecek haftalardan...
Tüm Adana Demirspor'luların yatıp kalkıp 3 haftayı paket olarak düşünmesi gerekiyor. Futbolcu kardeşlerimizin yaşantılarına dikkaat etmesi, teknik ekibin daha fazla eğilmesi gerekiyor. Adana Demirspor'lu tüm yöneticilerin ise futbolcularımızı yalnız hissetmemeleri için hayatın "Pause" tuşuna basıp idman kaçırmaması gerekiyor.
Bize taraftarlara düşen ise Adana Demirspor hakkında yazılıp çizilen olumsuz havayı dağıtmak kalıyor.
Saygılarımla;
Doğan Ergezer
